Oku-Yorum

Ne Evet Ne Hayır Hikâyesi Üzerine

Ne Evet Ne Hayır Oğuz Atay’ın Korkuyu Beklerken adlı eserindeki hikâyelerden bir tanesidir. Yazar bu kitabında korku unsurunu, modern hayatın insanı kendine ve çevresine yabancılaştıran yönü ile ele alır. Korkuyu Beklerken’in en etkileyici hikâyelerinden biri olan eser, hem olay örgüsü hem de hikâye karakterlerinin sıra dışı özellikleri ile pek çok bilimsel araştırmaya konu olmuştur.

Ne Evet Ne Hayır Özet

“Ne Evet Ne Hayır” hikâyesi Oğuz Atay’ın Korkuyu Beklerken adlı eserinin beşinci hikâyesidir. Hikâye, bir gazetede okuyucu mektupları ile anlatılan sorunlara çözüm bulmaya çalışan bir gazeteciye gönderilen mektuptan oluşmaktadır. Mektubu kaleme alan kişi M.C.’dir. Gazeteci ise Dr. Akın Korkmaz adıyla anılır. Kahramanın çok sevdiği bir kız vardır. Gazeteciye yazdığı mektupta kıza olan aşkından, kızın ona karşı yaklaşımından ve kırgınlıklarından bahseder. Gazeteci hikâyede zaman zaman bu genç için üzüldüğünü belli eden ifadelere yer verse de bir yandan da onun bu aşk karşısındaki çaresizliği ve cahilce davranışları ile alay eder. Kahraman tüm açık yürekliliği ile sevdiği kıza duygularından bahsetmiş kız ise gence olumlu ya da olumsuz herhangi bir cevap vermemiştir. Hikâye de ismini zaten bu belirsizlik durumundan almıştır.

Söz konusu kızın M.C.’ye karşı herhangi bir cevap vermeyerek oyalaması kahramanın psikolojisini olumsuz anlamda son derece etkilemiştir. Zaten hayata dair bir amacı olmayan, en ufak bir olumsuzluk karşısında kendine her şekilde zarar vermeye meyilli bir adam olan kahraman; karmaşık duyguları, çelişkileri içinde bocalayarak bir çıkmaza doğru sürüklenmiştir. Sanki o kızdan çok kızın ona yaşattığı acılara âşıktır. Acıdan beslenen, aşk acısını seven bir tablosu vardır kahramanın.

Ne Evet Ne Hayır İncelemesi

Yazar diğer öykülerinde olduğu gibi bu öyküsünde de modern hayatın insanları çektiği sonsuz boşluğu derinlemesine işlemiş ve her satırda okuyucuya bunu hissettirmiştir. Hikâyeden şu sonucu çıkarmamız mümkündür. Bir amaç taşımayan kimselerin karşılaştıkları en küçük hayal kırıklıklarında dibe çökmeleri kaçınılmazdır. İnsanı hayata bağlayan hedeflere sahip olması, bu hedefe ulaşma yolundaki çabaları şüphesiz ki çevresine dahası kendisine yabancılaşan insanı toparlayan en önemli noktalardan bir tanesidir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Başa dön tuşu